ANASAYFA  |  ÖNERİ VE ŞİKAYET  |  İLETİŞİM

BİYOGRAFİ HABERLER MAKALELER GİYOTİN HAVUZU İLETİŞİM
BİR ÂNA SIĞAN | HÜSEYİN SUNGUR | Resmi Web Sitesi
  KADROMUZ
 
BİR ÂNA SIĞAN

DÜNYA TARİHİ

 

KAPİTALİST ( emperyalist) “”batı” bloku,senin ülkenin ne kadar demokrat,insan haklarına “aman da aman” saygılı bir YAPI olduğuna pek aldırmaz.
ONUN gıçının derdi,( haklı olarak* ) , senden yürüttüğü ve yürüteceği ÇIKARLARIN süreklilik-istikrar güzelliğidir.
(*) Bizim adamlar bir alemdir.Şimdi “ haklı olarak” dedik ya, “Abov “ derler, “Hüseyin Bey de zalimin yanında saf tutmuş.Bu durumu ,yazının sonunda aydınlatırız,merak etmeyin. 
Bu güzellik,herhangi bir şekilde kesintiye vs.,uğrama işareti verirse,EMPERYAL BLOK,kademeli olarak postasını koyar.Hatta bu posta koymayı,kendi aralarında bile ,ilkokul müsamereleri gibi oynayıp/ oynatıp ,sistem sürgitinin üzerine çökebileceği izlenimi veren tehdidi,ürettikleri bir savaşla,insan KANI bahasına yok ederler.Tabii ki hesaplar, her zaman evdeki gibi olmaz, çarşının koşulları kimileyin farklıdır.
WATERLOO savaşı, KIRIM savaşı bu tür sistem içi hesaplaşmaların, en gözde örneklerindendir.
1. ve 2. Dünya savaşlarını henüz dikkate almıyoruz.
Bugün size, WATERLOO savaşının en can-alıcı durumunu izah etmeye çalışarak,akılları fikirleri insan öldürmekte olan, bir takım ÖKÜZLERİN belki akıllarını çeleriz de, bu “” VAHŞET””le kucaklaşma isteğinin yok olmasına,az da olsa ,yardımcı oluruz diye düşünüyoruz.
13,14 Haziran 1815’de başlayan ,kuzey batı avrupada,İNG – RUS-AVUSTURYA ve PRUSYA ordularının , NAPOLYON Fransası ile kapıştığı , ünlü savaştır WATERLOO. 
ANCAK meraklılarınca pek iyi bilinen AVUSTURYALI romancı STEFAN ZWEIG ‘ın , romanlarından daha değerli olduğunu düşündüğüm çalışması olan “yıldızının parladığı anlar” kitabında, bu savaşa ayırdığı bölüme bakacak olursak,gerçekte NAPOLYON’un yenilmediğini , ayrıntıda görürüz.
Biz TÜRKLER, çook uzun zamandır , ayrıntılı düşünmeyi unutup,zaman içinde gereksiz görmeye alışmış bir İNSAN topluluğuyuzdur.
O yüzden, bu kitapta anlatılan NAPOLYON / WATERLOO savaşı yenilgisinin, HIZLA imam hatipleştirilip, İTAATKÂR KÖLEler haline getirilmek istenen bir kısım çocuklarımızın aksine , düşünmek isteyen çocuklarımıza ,bir hizmet olabileceğini düşünüyorum.

Bizim yazınımızda ( edebiyatımızda ) bu tür savaş yorumları, değerlendirmeleri yapan çalışmalar olduğunu hatırlamıyorum. SAVAŞLAR, bizde ,yalnızca sevk ve idareci komutanların eylemleri olarak anlatılagelmiştir.
ANALİZ , derinlik yoktur, kim kimi ne kadarlığına düdükledi, ne kadar vergiye-haraca bağladı ayağı vardır yalnızca.Yani rahmetli , büyük popüler tarihçi REŞAT EKREM KOÇU Bey’in , tadına doyamadığım “ İstanbul Külhanbeyleri” adlı çalışması gibi bir tarihtir,savaş tarihidir bizimkisi.
Şimdi, biz ağır ağır, zamanın dünyası sayılan AVRUPA’nın başına belâ olacağı düşünülen NAPOLYON için bir araya getirilen ordunun, NAPOLYON ile nasıl kapıştığını, özetin özeti ayrıntıyla verip, dikkat çekmek noktasına eğilelim. 
ADAMIN derdi avrupayı içine alan , bir FRANSA imparatorluğu kurmak yani avrupayı ,harbiden sömürgeleştirmek.Yer mi diğerleri bunu,hem de kendi içlerinden çıkardıkları bir adama yedirirler mi bu DOLMAYI!
Siz bakmayın MUSUUUL, KERKÜÜÜÜk zaten Türkdü diye höykürenlere.Peki lan , anladık , hadi yürüyün lan ibiyineler Musul’a deseniz, ortada adam bulmazsınız.Hani bu adamlar, kefenlerini giyip, hesapta ölmeye geliyorlar ya RECEP EFENDİNİN meydan toplantılarına!
Onun gibi bir orta oyunu, KARAGÖZ-HACIYATMAZ…
Şimdi, ayrıntıya girdiğimizde, göreceğiz ki WATERLOO savaşı, Napolyon’un has adamı, Mareşal Grouchy’nin ( Gıroçi diye okunur) zekâ ve yetenekleri çerçevesinde anlaşılması gereken bir DRAMDIR, büyük bir TARİH DERSİDİR.
Napolyon’un PRUSYA ordusunu izleyip, rapor vermekle görevlendirdiği bir mareşaldir GROUCHY.Zekâ, yaratıcılık ve insiyatif alma noktasında, güç belâ ,orta karar bir adamdır.Temiz,gözüpek,iyi bir süvari komutanıdır.
Yığınları peşinden sürükleyebilen bir ateş parçası!
Yahut yıldırımlar savuran bir strateji uzmanı!
Veya göklerin sonsuzluğuna uzanabilmeyi göze alabilecek bir kahraman!
DEĞİLDİR Grouchy…
Nedir ki, imparatoru NAPOLYON, kendisine “Prusya” ordusunu – general Von Blücher’i takip görevi vermiştir. Bütün sadakat ve sabrıyla bu orduyu arayıp,bulması,rapor etmesi gerekmektedir.
Bunun dışındaki OLASILIKLAR, yeni akıl yürütmeler, değişkenler, türevler…MAREŞAL’in umuru değildir.
Varsa,yoksa PRUSYA ordusu ve General Von Blücher’in takibi.AMA çok geniş SAVAŞ coğrafyasında, bir türlü bulamamaktadır PRUSYALI GENERALİ…
O ARA , Napolyon’un denetlediği cepheden YOĞUN top atışları,toprak zemini titretmekte, MAREŞAL GROUCHY’NİN kurmayları, bunu tespit ederek, bir türlü bulunamayan PRUSYA ordusunun ardı sıra koşuşturmanın , güç ve zaman yitirmek olduğunu belirtirler.
Derhal İMPARATORA destek olunması için, top seslerinin yönünde ilerlemenin doğru olduğunu , MAREŞAL’e vurgularlar.
“İTAAT” etmeye alışmış bir insan olarak, MAREŞAL Grouchy,imparatordan yazılı bir emir gelmedikçe, bunu olanaksız olduğunu söyler kurmaylarına.(**)
En önemli kurmayı GENERAL GERARD, “Toplara doğru gidelim” diye üsteler.Mareşal, gene sessizliğini bozmayınca, GENERAL GERARD, son bir gayretle, hiç olmazsa kendi TÜMENİ ve bir miktar MIZRAKLI süvari alarak, imparatorun yardımına koşmasına izin vermesini ister MAREŞAL’den.
MAREŞAL, bir tek “” saniye”” düşünür ve ""HAYIR"" DER.

BİR ÂNA SIĞAN DÜNYA TARİHİ…
17 Haziran 1815 tarihinde, WALHAIN ( Belçika) kasabasının kenarındaki, alelade bir köy evinin ,salonunda geçen bu bir saniyelik bekleme… 
19. yüzyıl dünyasının , farkında olmadan , kesin belirleyicisi olmuştur.
Ömrü boyunca uyruk olup , kendi olamamış.
İtaatten başka özel bir hali olmamış.
Tarihin TOP seslerini,sadece duymuş.
ANCAK anlamamış.

MAREŞAL GROUCHY...

SONUÇ!
Savaş meydanında çınlayan “ SAUE QUI PEUT” sesleri yani HERKES BAŞININ ÇARESİNE BAKSIN …

5.Cumhurbaşı CEVDET SUNAY,'IN Kıbrıs’a çıkarma yapmaya giden donanmamız ,MEŞHUR JOHNSON mektubu uyarınca, geri dönünce, “ Askerimizin götündeki dona kadar Amerika veriyor, nasıl karşı koyalım” dediğini hatırlıyorum.
Nasıl ki MAREŞAL GROUCHY , kurmaylarının talebini, bir saniye düşünüp reddederek FRANSA’nın düşüşünü sağladıysa.
CEHEPE,MEHEPE ve hatta HEDEPE , bunun aksine ,nasıl bir MUHALEFET olacaklarını,halen düşünmektedirler.

Meraklısına …
(*) Bizim toplumumuz , düşünmekten VEBALI gibi kaçtığı için, tarihsel bir kesiti kendi ÖZ GERÇEKLİĞİ içinde değerlendirerek, O GERÇEKLİĞE “haklı” demek, “ Ben, O GERÇEKLİĞİ benimsiyor ve uygun görüyorum” demek anlamına gelmez.
AMERİKAN, Rus emperyalizmleri , Osmanlı –Roma işgalleri.
Kendi tarihsellikleri içinde haklıdırlar ama insanlık adına UTANÇ belgeleridirler.

(**) Bu aşırı GÖREV düşkünlüğünü, ORHAN KEMAL, “” Murtaza” isimli ölümsüz eserinde ,çok içten anlatır.
GEREKSİZ görev sadakati, amirlerine olan TAPINÇ duygusu, sonunda MURTAZA’ya ,hayattaki biricik kızını kaybettirir.

Mamafih, GROUCHY de FRANSA’yı kaybettirmişti.
Siz siz olun, ağzıyla dünya lideri vs olanların ardından gitmeyin.



Yorum Ekle comment Yorumlar (0)

    Bu Habere Henüz Yorum Yapılmamış..!



 
 HABERLER
 
TUTUNAMAMAK
12. BÖLÜM

Tarih : 17.04.2024
Devamı...
 
 
TUTUNAMAMAK
11. BÖLÜM

Tarih : 16.04.2024
Devamı...
 
 
 
 MAKALELER
 
BİR EMİNE ROMANI
İÇ DÜNYA ÖYKÜSÜ

Tarih : 10.01.2024
Devamı...
 
 
sonbahara merhaba
candan ve gönülden

Tarih : 14.10.2023
Devamı...
 
 
 
 GİYOTİN HAVUZU
 

2. BUYRUN
DEMEKKİ NEYMİŞ

Tarih : 27.02.2024 |
Devamı...

 

TUTUNAMAMAK
7. BÖLÜM

Tarih : 27.02.2024 |
Devamı...

 

TUTUNAMAMAK
6. BÖLÜM

Tarih : 26.02.2024 |
Devamı...

 

TUTUNAMAMAK
5. BÖLÜM

Tarih : 25.02.2024 |
Devamı...

 


 
 

 
 
ANASAYFA BİYOGRAFİ SIK KULLANILANLARA EKLE GİZLİLİK İLKELERİ İLETİŞİM


Siteden yararlanırken gizlilik ilkelerini okumanızı tavsiye ederiz.

HÜSEYİN SUNGUR | Resmi Web Sitesi | huseyinsungur.com © Copyright 2015-2024 Tüm hakları saklıdır. İzinsiz ve kaynak gösterilemeden yayınlanamaz, kullanılamaz.

URA MEDYA