İltihaplı saraylara…

3. Bölüm

SEVGİLİ YOLDAŞLARIM…

Önce bir temel ilkede  (( ilkenin farkında olarak )) anlaşarak , yaşadığımız hayata en geniş anlamda saygı göstermeyi BİLEREK  , İSTEYEREK  başlayalım üçüncü bölümümüze.

EY dindar arkadaşım , yoldaşım.

ÖZELLİKLE sözüm sana ve diğer muhafazakâr düşünceli arkadaşlara.AÇIK çok açık yazacağım, ona göre. DARILMACA yok…

BEN,senin inandığın allahına inanmıyorum, dolayısıyla inandığın dininin İNANIRI da DEĞİLİM.

SEN özgür bir biçimde ibadetini yap, saçını tara, traşını ol,sakalını uzat , hatta pantolon-şalvar arası tumanlarını da giy.İBADET ettiğin allahına yaklaş, bu senin özelin.

KARINI kara, kapkara çarşaflara sok.İSTERSEN evden çıkarma , kızcağız dört duvar arasında yaşamaktan delllensin…

Bir bardak suyu, dizçökerek iç, içerken peygamberinin ne diye öyle su içtiğini hiç TEFEKKÜR ETME,sırf şeklen peygamber öyle içti diye ,sen de onu taklid et.Sıçarken de, iyice çömel,çömel ki, ağzınla dilinle, dizinin ter konusunu pek bir burnuna çek.ALAFRANGA helâ taşından ,özellikle uzak dur,amman uzak dur.Bunları seni “T”iye almak için yazmıyorum,çevrede sıkça gördüğüm tuhaflıklar olduğu için yazıyorum.EVET, kasten tuhaflık dedim,zira aktardıklarımın hiç birisi İBADETE yönelik, anlamaya yönelik, aklen miraca yönelik davranışlar değil.

SEN devam et canım hatta ciğerim.

AMA…

Ne bileyim, bana ilişme.Ben de sana ilişmeyecem , ilişmiyorum da zaten.Ama ilişir, genel yaşam sürgitimizi, senin tüzüğüne göre , aaazzı cık da olsa, vira eder, dümen kırarsan , belanı zykerim,peşinen söyleyeyim.

Bak ciddi maraza çıkar aramızda , her şey bok olur ha…

Bir kere bunda ANLAŞALIM. Riyakârlığın hiç lûzumu / gereği yok, yaşadığın gibi inanabilirisn . Ya da tersi de mümkündür elbette.

DOLAYISIYLA  …

1. TÜRKİYE CUMHURİYET’i devleti , bünyesinde , yaklaşık 78 milyon nüfusu barındırmaktadır.
2. BU nüfus, bana göre, gönüllülük esasına göre bir arada olmalıdır.
3. Bu devlet, BİR DİN devleti değildir. AZ acılı kebap gibi , hafif dindar bir devlet de değildir; öyle de bir niyet varsa, o niyet,  derhal gözden geçirilsin.

SİNSİLİK çok ayıp ve gayrı insanidir ve kalleşliktir.BENZER bir ipneliği HOMEYNİ, ihtilalden sonra,İRAN’ da , KOMÜNİST TUDEH partisine yapmıştı.

ARAMIZDA bu orospuluğu merak eden varsa, HACI BABA gogleye ya da BİNG motoruna biner, İRAN a kadar gider, gelir.GÖZLERİYLE iranda yapılan katliamları , salkım salkım asılan “ rejim” muhaliflerini görür.

ŞİMDİ…

O niyetteki kardeşlerimizin…

AAaa zıcık insaniyeti varsa, hatta bu insaniyet göte  yakın bir yerde de olsun, ben razıyım; döner , ATATÜRK Müslümanlara(!) atıf hocaya vs zulmetti, astı falan derken // Müslümanlar kısmı tartışmalıdır da, atıfı astırdığı  doğrudur. O da gidip incilize ajan yazılmasaydı birader yani… // biraz İNSAF eder.

1. İkinci maddede vurguladığım gibi 78 milyon YOLDAŞIN bir aradalığı, gönüllülüğü, TOPRAKLARIMIZIN temel yaşama ve yaşatma gayesi olmalıdır. SADECE BİZLERİN değil.İKTİDARLARIN da temel ufku,hedefi , gayreti,bundan başka bir şey olmamalıdır.
2. BU durumda, topraklarımızdaki seçilmiş-atanmışların sürgütlerine baktığımızda, son derece çirkin banyo edilmiş söz resimleri görüyoruz.

EFENDİM siz, halkoyuyla seçilmiş bir cumhurbaşı dahi olsanız, KİMİ DİNİ referansları esas alarak, insanları azarlayamazsınız…” Fatiha okumayı bile bilmiyorlar” gibi, bünyesinde gizli hakaret-aşağılama-yoksayma gibi tehlikeli,çok tehlikeli varlık-yokluk hesabı gibi anlaşılabilecek sözleri sarfetmek, vebali çok çok ağır sorunları da beraberinde getirebilir. KAİDENİZİ biraz kaldırırsanız, büyük kabahatlerin,böylesine ,ikircikli bir cümleden çıktığını görürsünüz:

ATAMIZIN EVİNE BOMBA ATTILAR”

Menderes dönemi provakasyonu ve ardından meşhur 6/7 Eylül rezaleti.

Bunların da ötesinde, belkide en önemli ifademizin şu şekilde olması gerekir:

DİNDARLARIN (( ama özellikle de )) Müslümanların, İYİ İNSAN OLMANIN DİNDAR bir Müslüman olmaktan geçtiği şartlanmasından , kendileri dışındaki diğer insanlara , kısaca, KÖTÜ GÖZLE bakmaktan , GÜNAH üretim merkezi gibi görmekten en kısa zamanda vazgeçmeleri , bundan sonraki hayatımızın bir arada ve huzur içinde geçmesi noktasında BİRİNCİ ŞARTTIR.

“” BİR FATİHA OKUMAYI bile bilmiyorlar

“ ama onlar alevi( Turgut özal, Azeriler için demişti)

“ afedersiniz bana ermeni bile dediler// RTE, , cumhurbaşkanlığı adaylığı ,sözde teve propaganda konuşmasında, kendine salya sümüklenen teveciye sarefttiği üzüntü cümlelerinden biri//””Ve bir yığın arşiv arasında kalmış çirkinlik, kirlilik…

Birisi de kalkıp, buna karşılık , dolaylı olarak, o  kötü söz sahipleri  gibi, “ abi bana Müslüman” diyorlar yaaaa dese, ne bok yiyeceğiz…   

Yüzde 99u Müslüman bir ülkeyiz cümlesi de, artık çokca  doğruyu yansıtmamaktadır.SON yıllarda, İRAN ve MISIR ile birlikte, “” islam” dünyasında , ATEİZMİN en hızlı geliştiği üç ülkeden biriyiz.ŞAHSEN sevindirici buluyor ve aklımızın yüce gökle birlikte bizleri, çok daha kaliteli bir yaşama götüreceğini düşünüyoruz.

ŞİMDİ,  Müslümanları(( ve bazı hristiyan mezheplerini de elbette )) giderek ,  çekilmez bir hale getirebilecek  bir tehlikeyi de, açıkca belirtmek durumundayız.

SADECE TEKRARLARLA YETİNİLEN BİR İBADET KISIR DÖNGÜSÜNE KAPILIP; günde 5 vakit namaz kılıp, bu sayede, KENDİ allahlarının sevabına,cennetine ne bileyim , ölünce hurilerine kavuşacağına odaklanıp,kendisi gibi ibadet etmeyeni, dindar olmayanı peşinen düşman,kötü ve hatta yok edilmesi gereken bir canlı mahlûk gibi gören , düşünen , kabûl eden ZİHNİYET,KAFA , ANLAYIŞ…(*)

(*) Lütfen başrolûnü JOHN VOIGHT’un oynadığı “” eylül şafağı” isimli filmi izleyiniz.ANCAK, 15 yaşından küçüklere izletmeyiniz.

ÖTESİNDE…

MADIMAK, MARAŞ, ÇORUM denenip, üzerinde “tefekkür “edilmiş olduğuna kanaat ettiğim ,kitle KATLİAMLARI değil de nedir.

MADIMAK oteli yanarken , “” yak yak yak “” diye TEMPO tutanlarla , İstanbul’daki bir meydan toplantısında, kendilerine MUHALİF birinin(*) arkasından , CENAZESİNİ- AİLESİNİ , meydandaki topluluğu kışkırtarak YUHALATAN , şimdiki CUMHURBAŞI nın , MADIMAK önündeki yığından ne farkı var!

HANGİ akepeli bunu açık ve samimi bir zihinle anlayacak!!!

(*) Kasten İSİM beyan etmiyoruz…

Bir yönetim erkinin yani İKTİDARININ , hiç hatasız olduğunu düşünmek.

Bir seçilmişin , asla ve kata hata yapmayacağını DÜŞÜNMEK.

HIRSIZLIĞI yol inşaatı için, hava meydanı inşaatı için, ne bileyim sözde toplumsal gelişme için KABUL edip, doğru bulmak…

Kır EŞŞEK yaşına gelmiş, hesapta okur yazan geçinen yazar gazeteci yani “münevver” sayılan isimlerin,şarkıcı,türkücü piyasasının , cenneti müjdeleyen peygamber edasıyla , seçilmiş birine sürekli AMİGOLUK yapmaları…

AYDINLIKTAN ziyade , ışık verirmiş gibi görünen, SAHTE ve İLTİHAPLI bir AKLIN , ağız yoluyla , takipçileri ile birlikte , gurup seksi alternatifi olarak , MASTURMASYON yapması olarak görülebilecek , zamane ve üzüntü dolu anlar…

SÜREKLİ iltihabı akan bir zihnin, bu iltihabı gönüllü olarak içen amigoları:

HEP BAŞKALARI SUÇLU,TÜRKİYE’yi sevmiyorlar, kabahat sürekli DİGERLERİNDE ; ya paralelde,yamukta ya da dik üçgencilerde…

Bir de aleni TARİH var…

CEMAATTEKİ kardeşlerimiz ne istediler de vermedik diye bugün “inlerine “ girdiği paralelcileri SUÇLAYAN , herhalde zamanın TÜRKİYE CUMHURİYETİ başbakanı değil de, muhtemelen:

Moğolistan başbakanı

Vatikandaki kardinal heyetinden biri

Yalova kaymakamı!!!

BARIŞSÜRECİ KESİNTİYE UĞRAMASIN DİYE VALİLERİMİZE, PEKAKANIN LOJİSTİK TOPARLANMASINA MÜDAHELE ETMETYİN DİYEREK, açıkca VATANA İHANET suçu işleyen de, TÜRKİYE CUMHURİYETİ cumhurbaşı değil de:

KARACAİLYAS(*) Tır garajı bekçisi

MERSİN HİLTON otopark bekçisi Füleyman

CİĞERCİ APO’nun(**) ocakcısı Seyfi miydi acep…

(*) Mersin’in doğusunda , küçük bir belde.

(**)Mersin’de bir  ciğerci esnafı.

CANLI BOMBALARIN ONDÖRT tanesinin adı ve adresi elimizde. HERHANGİ bir olaya karışmadıkları sürece,haklarında işlem yapamayız diyerek,DÜNYA üzerindeki, varolan tüm memeli cinslerinin ve hatta insanlığın,  AKLİ gelişmesine , hayret derecesinde , stratejik kerizlik şeklinde KATKI sunan, mevcut TÜRKİYE CUMHURİYETİ başbakanı …

SONUÇ olarak.

EFENDİLER…

Türkiye CUMHURİYETİ, deneme yanılma tahtası değildir